Alışılmadık suluboyalar Atari'nin 1980'lerdeki ilk 8-bit video oyunlarından ortaya çıkmış gibi görünüyor.
Her bir "kopyanın" modüle edilmiş tekniği fütürizm dokunuşu katıyor,
Raphael Santi, Georges Seurat ya da Édouard Manet'nin resimlerini yorumlarken bile.
Çalışmalarında
Eserleri, sevilen çocukluk kahramanları, okul eğitim programları için nostaljik duygular uyandırıyor,
dünyanın en büyük eserlerine ve sanat ustalarına ilk bakışımızı sağlayan.
Lister'in resimleri ve baskıları her şeyi yeni ama tanınabilir bir imgede birleştiriyor.
Sanatçı çalışmasına bir görüntü seçerek başlar, ardından nesnenin geometrik bir temsilinin kara kalem taslağını oluşturur.
Sadece dikey ve yatay çizgiler kullanır, böylece bir daire kare olur ve bir diyagonal merdiven olur.
Bazı orijinaller hemen kübik formata çevrilemez, büyük ölçüde fiziksel ve zaman gerektiren bir çalışma gerektirir.
Pikselli, ince detayları kaybolmuş, ikonik resimlerin yeniden yorumları tanınabilirliğini koruyor. Buna inanmayın? Leonardo da Vinci'nin 'Ermine'li Kadın', Yıldızlı Gece veya Van Gogh'un 'Vazoda Ayçiçekleri' ya da Edvard Munch'un 'Çığlık' tablolarını yeniden canlandıran suluboyalara bir göz atın.
Benzer bir tasarıma bakın: Hollandalı tasarımcılar Douwe JacobsTom Schouten'den dönüm noktası niteliğinde mobilyalar – endüstriyel tarz Flux Sandalye
Görüntülerin "tanınabilirliği" büyük ölçüde orijinaline benzer bir renk paletiyle sağlanmıştır. Suluboyanın düzlüğü dijital ifadelerle mükemmel bir şekilde birleşiyor.
Sanatçının çalıştığı türü kısa ve öz bir şekilde tanımlamak zordur.
Bunu Lister'ın kendisine bırakıyoruz:
Her zaman geometrik soyutlamayı sevmişimdir ve ikonik eserlerin görüntülerinden her zaman etkilenmişimdir.
Bir keresinde her şeyi karıştırırsanız bir tür kübist-pikselli-kasıtlı-alternatif semboller dünyası elde edersiniz diye düşünmüştüm.
Lister'in ünlü rock müzisyenleri ya da aktörlerinin portreleri, kübist galeriye yapılan tuhaf eklemelerdir.
Aslen Fairfax, Virginia'lı olan Adam Lister (1978), New York School of Visual Arts'tan lisans derecesine sahiptir.
Suluboyalarını sadece kendi ülkesinde değil, Hollanda, Almanya ve İngiltere'de de çok sayıda suluboya sergisinde sergilemiştir.
Adam Lister'ın yeni koleksiyonundan seçkin suluboyalara göz atın.
İzlenimlerinizi yorumlara yazın!
İlginç bir iç mekan: Maja Wronska'dan yeni mimari suluboyalar: Festival renklerinde kentsel simge yapılar
Bu yeni “8-bit” suluboya eserlerinin ne zaman sergileneceği hakkında bir bilgiye ulaşabiliyor muyuz?