Radikal tasarım liderinin yaşam döngüsü

1917'de doğan ünlü tasarımcı ve sanatçı Ettore Sottsass, doğuştan mimardı. Avusturya ve İtalya'da babasının çalışmalarının tüm inceliklerini gözlemleyerek ve özümseyerek büyüdü.

Torino Üniversitesi'nde öğrenciyken Luigi Spazzapan ile birlikte iç tasarım hakkında makaleler yazmıştı. Savaşın sonunda ve Yugoslav kampından döndükten sonra Ettore, Giuseppe Pagano mimarlık bürosunda çalıştı.

Ettore, kendi tasarım stüdyosunu açtıktan sonra birçok tanınmış şirket için danışman ve tasarımcı olarak çalıştı. İlki, aydınlatma armatürleri ve modern mobilyalar tasarladığı Poltranova'ydı.

Sırada, ofis aletleri ve mobilyaları tasarladığı Olivetti vardı. Sottsass bu firmada çalışırken ünlendi ve çalışmaları alternatif bir pop-art hareketiyle ilişkilendirilmeye başlandı.

Stüdyosunu yaratıcı bir laboratuvara ve yaratıcı gençler için bir hac yerine dönüştüren Ettore, sık sık tasarım üzerine makaleler yazıyor. Eşyaları işlevsel nesneler olarak değil, soyut kültürel nesneler olarak görme fikrini destekliyor.

Benzer bir tasarıma bakın: Hiroshi Kondo'dan Eye Know: Tokyo'da gece vakti gerçeküstü bir araba yolculuğu

İtalya'daki ilk bilgisayarı tasarladı (bu bilgisayarla Compasso d'Oro ödülünü aldı). Diğer sanatçılarla birlikte, kullanıcıların makineyi kullanmasını kolaylaştırmak için renkli çalışma alanları yarattı, kasa cilalı alüminyumdan yapıldı ve sistemin ihtiyaç duyulan her yere kolayca yerleştirilebilmesi için kablolar içine yerleştirildi.

Olivetti'de geçirdiği 20 yıl boyunca, o zamanlar zaten ünlü olan tasarımcı bir dizi başyapıt yarattı. Hindistan ve Amerika'ya yaptığı seyahatlerden ilham aldı.

Baskı endüstrisi tarihinde devrim niteliğinde bir an, Valentine adlı bir daktilonun yaratılmasıydı. Sarı makaralı parlak kırmızıydı ve bir aletten çok kadınsı bir moda aksesuarı olarak görülüyordu.

Makine gerçek bir sansasyon yarattı ve o zamanlar yaygın olarak kullanılan loş, fare grisi portatif bilgisayarlara alışkın olan birçok sekreterin kalbini kazandı.

Sottsass, yıllarca süren kurumsal çalışmalarının ve birçok genç tasarımcıyla yaptığı işbirliğinin ardından Radikal Tasarım ve Mimarlık Okulu'nu, daha sonra da kendisinin lideri ve ilham kaynağı olduğu Memphis Grubu'nu kurdu.

Ettore çalışmalarında zihinleri harekete geçirmeyi ve çevresindekilerde şiddetli duygular uyandırmayı amaçlıyordu.
Bu yetenekli mimarın eserlerinin birçoğu New York Modern Sanat Müzesi'nde görülebilir.

İlginç bir iç mekan: Ponti yaşam tarzını yaşamak