Sıra dışı dekorasyonlar her odanın görünümünü ilginç ve unutulmaz kılar. Dekorasyon tarzına bağlı olarak, orijinal mobilyalar, çanak çömlek, tablolar, figürinler, el yapımı süs eşyaları olabilir…
Örneğin, antika vazolar ve kaplar, lüks çerçeveler içindeki yağlı boya tablolar, ipek döşemeli sandalyeler ve yaldızlı unsurların klasik bir iç mekanda güzel görüneceği garantidir.
Art nouveau tarzı figürler ve tablolar ya da modaya uygun tasarımcıların sıra dışı malzemeler kullanarak yaptığı eserler daha modern bir iç mekana uyum sağlayabilir. Daha kırsal bir tema tercih ediyorsanız, köydeki yaşlı kadınların el yapımı örgü örtülerine, rengarenk kilimlerine ve kırkyama yorganlarına göz atın.
Eklektik ve endüstriyel iç mekanlarda genellikle yapay olarak eskitilmiş veya vintage mobilyalar bulunur – eski püskü masalar, pirinç kulplu çekmeceli sandıklar, sallanan sandalyeler vb. Açık verandalarda güzel hasır sandalyeler ve canlı bitkilerle dolu büyük vazolar için bir yer vardır.
Birçok antika tutkunu retro köşelerini gramofonlar, eski pikaplar ve plak setleriyle donattı. Bazıları büyükanne ve büyükbabaları tarafından kullanılan bir dikiş makinesini ya da küçük bir dokuma tezgahını görünür bir yere koyarak kuşaklar arası sürekliliği ve aile geçmişine duydukları saygıyı vurgulamayı tercih ediyor.
Dolayısıyla, bu konuda asıl önemli olan hayal gücünüzü serbest bırakmak ve denemekten korkmamaktır.
Benzer tasarıma bakın: Modern bir başyapıt her renkte mevcut: Ariane Breckveld'in Spectrum için tasarladığı ergonomik koltuklar
İlginç iç tasarım: IKEA Noel koleksiyonu – evinizi İskandinav Noel havasına sokun
Bu güzel şeylerden hangisini en çok seviyorsunuz? Deneyler mi yapmak, hayal etmek mi yoksa el işleriyle uğraşmak mı? Neden? Lütfen fikirlerinizi paylaşın, merak ediyorum.